Savaştan başka bi’ şey düşünemez olunca, savaş sebebiyle ya da savaşta doğan markalara baktım tekrar. Mesela Kotex aslında, 1. Dünya Savaşı’nda askerleri tedavi etme amacıyla üretilen bir gazlı bezmiş.
Hemşireler bir süre sonra, biz niye bunu bu amaçla da kullanmayalım ki, demişler. Kadınların kullanımı yaygınlaşınca, 1920’de Kimberly-Clark o şekilde piyasaya sürmüş ve bugünlere gelmiş.
Forrest Mars isimli beyefendi, İspanya iç savaşında askerlerin, çikolatalar erimesin diye kendilerince çeşitli yöntemler geliştirdiklerini görmüş. Bizdeki Bonibon’un orijinali M&M’i üretmiş. Şirketin adı Mars. Snickers falan Mars’ın markaları.
Ray-Ban direkt olarak korgeneral siparişi. Amerikan ordusundan bir korgeneral, havada pilotların güneşten daha az etkilenmesi için bir gözlük istemiş. Bausch & Lomb da üretmiş, Ray-Ban doğmuş. Evet, lens sularıyla eczanelerde gördüğümüz Bausch & Lomb.
Fanta’nın hikayesi daha enteresan. 2. Dünya Savaşı’nda Nazi Almanyası’na ticaret ambargosu var. Coca-Cola bu ambargoyu delmek için, o sırada Almanya’da temin edilebilecek lokal malzemelerle yeni bir ürün ürettiriyor. Adını da Fanta koyuyor. Çakallar… Sonra 1955’te tüm dünyada satmaya başlıyorlar.
Vosvos dediğimiz klasik Volkswagen Beetle’ın, Hitler’in isteğiyle üretildiğini bilmeyen yoktur herhalde. Ama belki üreticinin adını bilmeyen vardır. Üretici, Ferdinand Porsche. Evet, o Porsche. Klasik bir Porsche ile klasik bir VW Beetle’ı gözünüzün önüne getirin, ampül yanacaktır.
Bu malumat ne işimize yarar derseniz, bir işinize yaramaz. Ama markaların ihtiyaçtan doğduğunu söyleyebiliriz. Logo falan sonraki kozmetik işler…